Gebelikte yanlış beslenme bebeğe zarar veriyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ümmühan Dursun Toros, gebelikte en sık yapılan yanlışın karbonhidratlı beslenme olduğunu belirtti.
OFM Antalya Hastanesi’nin kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, gebe okuluna katılan anne adaylarını bilgilendirmeye bu hafta da devam etti. Hastanenin konferans salonunda gerçekleştirilen etkinlikte, bu hafta anne adaylarına sağlıklı beslenmenin önemi anlatıldı. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ümmühan Dursun Toros, gebelikte en sık yapılan yanlışın karbonhidratlı beslenme olduğunu söyledi. Gebelik okulu eğitmenlerinden, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Toros, pek çok anne adayının ilk gebelik sürecinde bilinçsizce hareket ettiğini söyledi. Kulaktan dolma bilgilerle hareket eden anne adaylarının; hem bebeğin hem de annenin sağlığını tehlikeye attığına vurgu yapan Toros, “Tüm anne adayları, gebe olduklarını öğrendikleri ilk anda kendi başına hareket etmemeli, süreci mutlaka deneyimli bir hekimle devam ettirmelidir. Gebelik sürecinin doğru izlenmesi, gebelikte neyin doğru neyin yanlış olduğunun bilinmesi, hem anne hem de bebek için çok önemlidir. Bu nedenle hastanemizde gebe okulu faaliyetini 3 haftadır ücretsiz olarak sürdürüyoruz. Okulumuzun ilk mezunlarını geçen hafta verdik. Eğitimlerimiz her hafta kesintisiz bir şekilde devam edecek. Gebe okulumuzda anne adaylarına doğru ve bilinçli gebelik sürecini uzman doktorlarımızla birlikte anlatıyoruz. Anne adaylarını 3 haftalık bir eğitimden geçiriyoruz. Anne adaylarına eğitimlerinin 3’ncü haftasında sağlıklı ve ağrısız doğum yapmalarına olanak tanıyan egzersizler öğretiyoruz” diye konuştu.
“Tatlı ve hamur işlerinden uzak durun”
Paketlenmiş, gıda boyası ile boyanmış yiyeceklerin hem anne hem de bebek sağlığı için tehlikeli olduğuna vurgu yapan Toros, “Gebelik okulunda anne adaylarımıza sağlıklı beslenme konuları hakkında da bilgiler verdik. Kilo, boy, tansiyon gibi fiziksel tanımlamalar sağlıklı beslenme ile de doğru orantılıdır. Bazı gebelerde gıda tercihlerine göre protein tüketmeme alışkanlığı olabiliyor. Bu durum gebelerde B-12 eksikliği, demir eksikliğine neden oluyor. Anne adaylarının B-12 ve demir eksikliğini takviye vitaminlerle dengelemesi gerekiyor. Gebelik döneminde şekerli gıdalar, tatlılar, hamur işleri, beyaz ekmek, pirinç, patates ve abur cubur tüketimi de oldukça zararlı” ifadelerini kullandı.
“Gebelik şekerine dikkat”
Günümüzde paketlenmiş gıdalar, gebeler tarafından daha çok tercih ediliyor. Biz paketlenmiş, içeriğinde gıda boyası veya katkı maddesi olan gıdaların gebeler tarafından tüketilmesini beslenmesi istemiyoruz. Gebelikte kontrolsüz kilo artışı, ilerleyen haftalarında, bizim istemediğimiz gebelik şekeri ve tansiyon sorununa neden oluyor” diyen Toros, şöyle devam etti:
“Gebeliğin ilk 3 ayında gebelerin beslenme ile ilgili sıkıntıları olabilir. Bu dönemde biraz koku hassasiyeti, tat değişikliği ve gıdaların bazılarında tadlarının hoş olmamasına bağlı seçme dönemi olur. Bu dönemde çok fazla ısrarcı olmuyoruz. İlk 3 ay gebenin hoşuna giden, sindirimi kolay, mide bağırsak sistemini zorlamayan gıdalarla beslenmelerini öneriyoruz. 3’ncü aydan sonra gebe beslenmesi artık düzene girer ve tat değişikliği ortadan kalkar. Tüm gebeler için önerimiz öğünlerin atlanılmamasıdır. Düzenli beslenme sağlıklı gebelik için çok önemli.Gün içerisinde tüketilen sıvı en az 2 litre olmalı. Gazlı içeceklerden uzak durulmalı. Ayran kefir, taze sıkılmış meyve suyu gazlı içeceklere alternatif olabilir. Tuz tüketimi mutlaka kısıtlanmalı. Tuz tüketimi kısıtlanmazsa gebeliğin 24’ncü haftasında gebeyi rahatsız eden ödemler meydana gelir.”
“Nişasta bazlı şekerlere dikkat”
Nişasta bazlı glikoz ve früktoz şurubu içeren yiyeceklerden gebelerin uzak durmasını öğütleyen Toros, “Gebelikte yanlış yapılan şeyler, karbonhidratlı beslenme. Karbonhidrat tüketimi, bebeğin iri bebek olmasına sebep oluyor. Bu iri bebek olmasından dolayı doğum zamanında normal doğum yerine, sezaryenle doğum yapmak zorunda kalıyoruz. Vitamin eksikliğinden çok, anne ve bebekte glikoz kullanım bozukluğu, bebek doğduktan sonra bebeğin ilk 24 ile 48 saatinde hipoglisemilerle karşılaşıyoruz. İnatçı hipoglisemi bebekte, kalıcı beyin hasarına neden olabilir. Bu durum, bebekte epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir. Aşırı tuzlu beslenmeden uzak durulmalı.Takviye olarak omega-3 asitlerinin alınması bebeklerin doğum kilolarını desteklediğini, düşük kilo oranını azalttığını biliyoruz. Yaptıkları yanlışlardan bir tanesi, gebelikte artan demirin farkında olmadan, dışarıdan demirin yerine koyabileceklerini düşünüyorlar. Her gebenin dışarıdan takviye olması gerekir. Kalsiyum ve D vitamini alınmadığında bebeklerde ciddi eksik olmayabilir ama kendilerinde doğum sonrası diş kayıpları, kemik erimesi sorunu yaşanabilir” dedi.