Fındık bilim istiyor
Doğu Karadeniz’de fındık bahçelerinden dekar başına verimi arttırmaya yönelik bilimsel çalışmaları sürüyor.
Türkiye’de birinci derecede fındık üretim alanı olan Doğu Karadeniz Bölgesi’nde son yıllarda fındık bahçelerinin bilimsel usullerle bakım ve tekniğinin yapılmasıyla dekar başına verim 200-300 kg arasına çıkmaya başladı. Buna göre Ordu ve Giresun Tarım ve Orman İl Müdürlükleri ile Ferrero gibi kurumlar fındık bahçelerine uygulanan bilimsel bakım ve tekniklerinin uygulanmasıyla dekar başına verimin 80 kg’den ortalama 250-300 kg’ya çıkabileceğini ortaya koydular.
Bölgede özel firmalarda bilimsel usullerle bakım ve teknik uygulamalar yaparak verimi arttırma çalışmasından olumlu sonuçlar almaya başladı. Eski Giresun Ziraat Odası Başkanı Özer Akbaşlı, İtalya’da dekar başına 173 kg, ABD’de 230 kg, İspanya 155 kg verim alınırken Türkiye’de ise 700 bin hektar üretim alanına rağmen 85 kg olduğuna dikkat çekti.
“Problem bahçede değil üreticidedir”
Son 40 yılda 300 bin hektar yeni fındık bahçeleri tesis edilmesine rağmen dekar başına verimin arttırılamadığını dikkat çeken Akbaşlı, “O zaman meselenin bahçelerin yeni dikilmesi, bahçelerin genç olması, farklı çeşitlerin denenmememsi ile bir ilgisinin olmadığı açıkça ortadadır. Mesele sosyolojiktir. Ülkemizde maalesef hemen her şeyde olduğu gibi insan emeği olmadan ortaya çıkartmak çabasının insanlarımızda hâkim olmuştur. Fındık tarımı da bunların başında gelmektedir. Karadeniz coğrafyasında, fındık tarımı yapan 500 bin Karadenizlinin tamamına yakını, bir emek, bir çaba, bir değer, bir çalışma yapmadan fındık üretimi yapmaktadır. Fındık ne yapsın. Emeğin, çabanın, çalışmanın ve değerin gösterilmemesi karşısında yine de yılda 80 Kilogram ürün verebiliyor” dedi.
“Bilimsel ve teknik uygulamalar verimi arttırıyor”
Türkiye’de kamu ve özel kurumların yanısıra az da olsa emek, çaba, çalışma ve değer vererek üretim yapan birkaç çiftçinin gerçekleştirdiği çalışma ile dekardan ortalama 300 ila 550 kg arasına ürün alarak dünya ortalamalarının çok üzerinde üretim yapıldığının ispat edildiğini vurgulayan Akbaşlı, şöyle konuştu:
“Bu çiftçilerimiz çalışmayı yaparken ülkemizdeki çeşitleri ve fidanları kullandılar, Amerika, İtalya veya İspanya’dan fidan getirmediler. Ruhsatlı ve sertifikalı fidanlarla üretim yaptılar. Burada önemli olan modern tarım teknikleri ile üretim yapılmasıdır. Fidan elbette önemlidir. Fakat her şey fidanın öneminde değildir. Asıl olan mesele çiftçiliğin ve çiftçinin kendisidir. Yıllık su, gübre ve ilaç programlarından başlayan çalışmalar yabancı otla mücadele, budama, toprak ıslahı, meteorolojik veri takipleri, fidan yetiştirilmesi, alan temizliği, yaban hayatı koruma, sürdürülebilirlik, görünebilirlik ve izlenebilirlik datalarının tutulması ve bunların kaydı ile sosyal sorumluluk projelerinin hayata geçirilmesi de çiftliğin olağan çalışmaları arasında yer almaktadır. Ayrıca, çalışanların sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılaması, birlikte kazanalım anlayışını temel alması da verimliliği artıran en önemli yapısal uygulamalardır. Gelecek, bilginin ve yeniliklere açık olanların tarımsal üretimde olacağının sinyalini bize vermektedir. Takip ettiğimiz gelişmiş ülkelerde yapılan modern tarımsal üretimlerin, bizde uygulanan geleneksel yöntemlerin çok çok önünde ve rakamsal farklılıkları da birim alanda iki üç kat ileridedir. Bizler bir an önce geleneksel uygulamalarımızı, modern yöntemler ile değiştirilmesinin yollarını ve formüllerini bulmalıyız. Aradaki makas maalesef her geçen yıl daha da açılacaktır.”