Doktor Üzümcü: “Dünyada her saniye bir kişi kalp ve damar hastalıklarından hayatını kaybetmektedir”
Bir sağlıkçı olarak, kalp ve damar hastalıklarının dünya genelinde en önemli ölüm nedeni olduğunu vurgulamak istiyorum. Her yıl yaklaşık 19 milyon insanın bu hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirtmek gerekmektedir. Beklenen yaşam süresinin artmasıyla birlikte bu sayının daha da artması beklenmektedir. Ayrıca, kalp ve damar hastalıkları toplumlara ciddi ekonomik yük getirmektedir. Bu nedenle, hastalıkların henüz oluşmadan önlenebilmesi için toplumda gerekli farkındalığı oluşturmak büyük önem taşımaktadır. Aile hekimleri ve diğer tüm hekimler, koruyucu hekimlik yaklaşımıyla bireylerin kardiyovasküler risk faktörlerini tespit ederek, uygun yaşam tarzı değişikliklerine yönlendirmelidir. Yüksek risk faktörlerine sahip olan bireyler ise erken teşhis ve tedavi için kardiyoloji uzmanına yönlendirilmelidir.
Sağlıklı bir kalp için yapılabilecek önerilerde bulunmak istiyorum. Kalp hastalıklarının temelinde genetik, yaş, cinsiyet gibi değiştirilemeyen faktörlerin yanı sıra yüksek tansiyon, şeker hastalığı, sigara ve alkol tüketimi, yüksek kan kolesterol seviyeleri, obezite, uygunsuz diyet, hareketsiz yaşam tarzı gibi değiştirilebilir faktörler de bulunmaktadır. Bu nedenle, hayatımızda yapacağımız küçük değişikliklerle kalp hastalıklarından korunabiliriz. Özellikle sağlıksız beslenme alışkanlıkları dünya genelindeki en sık 10 ölüm nedeninden 4’üyle doğrudan ilişkilidir. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesi büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, düzenli fiziksel aktivite eksikliğinin sonucu olarak ortaya çıkan obezite, özellikle çocukluk döneminden itibaren kalp hastalığı riskini artırmaktadır. Bu nedenle, haftada en az 5 gün, en az 30 dakika orta zorluktaki egzersizlerin yapılması önerilmektedir. Ayrıca, tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı da kalp ve damar hastalıklarıyla ilişkilidir. Dünya genelinde tütün içen her iki kişiden biri tütünle ilişkili hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Bu nedenle, tütünden uzak durulması büyük önem taşımaktadır
Kendinizi düzenli olarak sağlık kontrollerine tabi tutun
Uzm. Dr. Hatice İrem Üzümcü, sağlıklı bir kalp için düzenli olarak sağlık kontrollerine tabi olmanın önemine vurgu yaparak, “Kendinizi düzenli olarak sağlık kontrollerine tabi tutun. Kan basıncı, kan kolesterol seviyeleri, kan şekeri gibi risk faktörlerini belirlemek ve gerektiğinde erken müdahalede bulunmak, kalp ve damar hastalıklarının önlenmesinde büyük bir rol oynamaktadır. Aynı zamanda, ailede kalp hastalığı öyküsü bulunan kişilerin, düzenli kardiyolojik muayeneleri ihmal etmemeleri gerekmektedir” dedi.
Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek kalp sağlığını korumada kritik öneme sahiptir
Dr. Üzümcü, sağlıklı bir yaşam tarzının kalp sağlığını korumada kritik öneme sahip olduğunu belirterek, “Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, kalp ve damar hastalıkları riskini azaltmada önemli bir faktördür. Dengeli ve sağlıklı bir diyet, düzenli fiziksel aktivite, tütün ve alkol kullanmamak, stresi yönetmek ve uyku düzenine dikkat etmek, kalp sağlığını koruyabilmek için önemlidir. Yüksek tuz, yağ ve şeker içeren yiyeceklerden uzak durarak, sebzeler, meyveler, tam tahıllar, yağsız protein kaynakları gibi sağlıklı besinleri tercih etmek kalp sağlığını destekler. Aynı zamanda fiziksel aktiviteyi yaşam tarzının bir parçası haline getirmek, kalp ve damar sağlığını olumlu yönde etkiler” diye konuştu.
Toplumda farkındalık oluşturmak ve koruyucu hekimliğe önem vermek gerekmektedir
Son olarak, Uzm. Dr. Hatice İrem Üzümcü, toplumda farkındalık oluşturmanın ve koruyucu hekimliğe önem vermenin gerekliliğine dikkat çekerek, “Kalp ve damar hastalıkları dünya genelinde önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. Ancak bu hastalıkların önlenebilir olduğu unutulmamalıdır. Toplumda farkındalık oluşturmak, insanları sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeye teşvik etmek, risk faktörlerini belirlemek ve erken müdahalede bulunmak, kalp ve damar hastalıklarının yaygınlığını azaltabilir. Başta aile hekimleri olmak üzere, sağlık çalışanlarının koruyucu hekimliğe önem vermeleri ve toplumda farkındalık oluşturmak için çeşitli kampanyalar düzenlemeleri gerekmektedir. Sağlık eğitimi, bilinçlendirme programları, seminerler ve diğer etkinliklerle toplumun kalp sağlığı konusunda bilinçlenmesi ve risk faktörlerini öğrenmesi sağlanmalıdır. Aynı zamanda, erken teşhis ve tedavi imkanlarına erişimin kolaylaştırılması, düzenli sağlık kontrollerinin teşvik edilmesi, riskli grupların belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması da önemlidir. Kalp ve damar hastalıklarını önlemek için toplum genelinde koruyucu hekimlik yaklaşımı benimsenmelidir
