14 yılın acısı: Muhsin Başkansız

RAHMETLE, ÖZLEMLE, SAYGIYLA…
25 Mart 2009…
25 Mart 2023…
Yazması çok kolay ancak yaşaması bir o kadar zor geçen 14 yıl. İlk gençlik yıllarımdan itibaren tanıdığım, yol ve kader birlikteliği yaptığım liderim, dostum ve ağabeyim Muhsin Başkansız geçen 14 koca yıl.

Türkiye’nin en hasbi, en harbi ve en delikanlı liderini hain bir suikast sonrası elimizden aldılar.
Biz geride kaldık, öksüz kaldık, mahsun kaldık ve her yıl biraz daha artan bir özlem ve derin bir sızıyla yaşamaya çalışıyoruz. Tek gayemiz O’nun yolunda ilerleyebilmek. Bu nedenledir ki attığımız her adımı, söylediğimiz her sözü belki de iki kez düşünerek atıyor ve söylüyoruz. Bilerek ve isteyerek hata yapma lüksümüz yok bizim…

Bakınız, Muhsin Başkan’ın gözünde siyaset asla bir amaç olmamıştır. 1987 yılında tüm suçlamalardan beraat ederek çıktığı cezaevinden sonra oluşan şartlar birazdan mecburiyetten siyasete girmesine sebep olmuştur.

Siyaset dışında kalarak o çok ulvi hayallerini gerçekleştirebilme imkanının olmadığını gören Başkan, istişare sonucu girdiği siyasette tüm liderlerin gıpta ettiği bir karakter olmuştur.
Gündelik ve güncel siyasetin normali sayılan hiçbir özellik O’nun şahsında yer bulamamıştır. Mesela O hiç yalan söylememiştir. Dik duruşundan asla taviz vermemiştir. Emin ve güvenilir olduğu en azılı siyasi rakipleri tarafından bile bilinir, ona göre pozisyon alınırdı.

Siyaseti bir amaç olarak görmemesi siyaseten bir amacı olmadığı anlamına gelmez. Başkanın siyasi tek amacı milletin muktedir iktidarını sağlamak, Anadolu insanının devlete, devletin nimetlerine uzanan eli olabilmekti.

Etki alanı giderek artıyor, uğruna ömrünü adadığı Anadolu insanı giderek O’nu anlamaya başlıyordu.

Ama olmadı… Olmamalıydı.

Başkan’ın giderek güçlenmesi demek Türkiye’nin de aynı oranda güçlenmesiyle eşanlamlıydı. Bu bir çok kesimi rahatsız eden, uykularını kaçıran bir durumdu.

İrili ufaklı tam 17 kez trafik kazası geçirdi. Bunların kaçı normal kaza kaçı suikast girişimiydi bilmiyorum ama O’nun ortadan kaldırılması gerektiğine yönelik bir çok plan yapıldığına eminim.

Allah (CC) sevdiği kulunu yanına erken alırmış ve Allah (CC) bir kulunu severse diğer kullarının da O’nu sevmesini sağlarmış…

Biz, Muhsin Başkan’ı çok sevdik. Türkiye ve Türk Dünyası Muhsin Başkan’ı çok sevdi.

Zaman zaman O’nun sağlığında da bazı programlarda yapılan “Türk ve İslam Dünyasının Lideri” anonsu O’ndan başka hiçbir lidere bu kadar yakışmadı.

Güle güle “Türk ve İslam Dünyasının Lideri”…
Güle güle Muhsin Başkan’ın yol ve kader arkadaşları… Güle güle Erhan, Yüksel, Murat ve İsmail…

Allah (CC) sizlere rahmet bizlere de sabır ihsan eylesin inşallah…

DOĞAN ÜRGÜP
BBP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI